METİN KÖSEER: ELİNE MİKROFON VEYA KAMERA ALAN HERKES GAZETECİ DEĞİLDİR

METİN KÖSEER: ELİNE MİKROFON VEYA KAMERA ALAN HERKES GAZETECİ DEĞİLDİR
REKLAM ALANI
Yayınlama: 12.05.2025
19
A+
A-

Düzce Postası Gazetesi köşe yazarı Metin Köseer, gazetecilik mesleğinin önemine dair çarpıcı bir yazı kaleme aldı. Yazısında, Türkiye genelinde olduğu gibi Düzce’de de kendilerini gazeteci ve muhabir olarak gören birçok kişinin bulunduğunu belirtti. Ancak, gazetecilik mesleğinin ayaklar altına alındığını ve gerçek gazetecilerin bu durumdan mağdur olduğunu ifade etti.

Köseer, gerçek gazetecilerin belirli kriterlere sahip olduğunu vurguladı:

İşte O Mükemmel köşe yazısı :

 

Türkiye genelinde olduğu gibi Düzce’de de kendilerini gazeteci ve muhabir olarak gören onlarca kişi var.

Gazetecilik mesleği ayaklar altına alınmıştır. Oturduğu yerden yayın yapmaya çalışanlar kendilerini basın mensubu olarak lanse etmeye çalışıyorlar.

Düzce’de başka mesleklerden emekli olmuş onlarca kişi gazeteciyim diye cirit atıyorlar.

Bana göre herkes gazeteci değildir. Başka işyerlerinden emekli olarak  maaş alanlar gazeteci değildir. Diğer taraftan bilgisayar başında site kurarak ben gazeteciyim diye geçinenler kesinlikle gazeteci değildir. Gazetecilik ile alakaları bile yoktur.

Bu gibi kişiler bir kazayı, bir maçı, bir açılışı, bir olayı masa başında habere çeviremezler. O kabiliyet onlarda yoktur. Sadece hazır bültenle idare ederler. Yani hazır haberi alıp üzerinde oynarlar. Kimse anlamasın diye.

Gazeteci ve basın mensubu kimlere denir?

İşyeri olanlar, kira ödeyenler, vergisini ödeyenler, personel çalıştıran, sigorta vergisini ve muhasebe ücretini ödeyenler, elektrik, su, telefon ile telif haklarını ödeyenler, kağıt, boya ve baskı parası ödeyenler, ajanslara aylık ödeme yapanlar, araçları bulunanlar, kaset, mikrofon, kamera masraflarını yapanlar, konuklarını ağırlayanlar ikramlarda bulunanlar, aboneleri olanlar, gazete dağıtıcısı bulunanlar, resmi kayıtları olan yerler harbi gerçek gazeteci ve basın mensuplarıdır.

Kimler gazeteci değildir?

Korsan yayın yapanlar, oturdukları yerden yayın yapanlar, aklına geldikçe ya da reklam buldukça senede bir kere gazete çıkarmaya çalışanlar, hiçbir masraf etmeyenler, vergi vermeyenler, fatura fiş kesmeyenler, başka yerlerden fatura kullananlar, personeli olmayanlar, masa başında sosyal medya yayını yapanlar, resmi kaydı olmadığı halde sağdan soldan reklam toplamaya çalışanlar, oda kayıtları bulunmayanlar, kısacası hiçbir masraf yapmadan para kazanmaya çalışanlar gazeteci ya da basın mensubu değildir.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu konuda bir açıklama yaptı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10. Anadolu Medya Ödülleri Töreni’nde yaptığı konuşmada, ‘’Yerel medya varsa milletin sesi vardır. Yerel medyanın sesi gür çıktığı müddetçe inşallah demokrasimiz de serpilecek, sağlam temeller üzerinde yükselmeye devam edecektir’’ dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eline bir mikrofon bir de kamera alanın kendini gazeteci ve muhabir olarak gördüğü bir ülkede yaşadıklarını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, eline mikrofon ya da kamera alan herkes gazeteci değildir dedi.

Daha önce bu konuda bir yazı yazmıştım. Düzce’de herkes gazeteci değildir demiştim.

Çakma gazeteciyim diyenler yüzünden gerçek gazeteciler mağdur durumlara düşmüştür.

Hiçbir masraf yapmadan gazeteciyim diye geçinenler yüzünden gerçek gazeteciler ayaklar altına alınmıştır.

Başka mesleklerden emekli olarak maaş alanlar, gazetecilik branşını seçerek ikinci bir gelir elde etmeye çalışıyorlar.

Bu yüzden gerçek gazete patronları bu çakma gazeteciler yüzünden reklam bulmakta zorluk çekiyorlar.

Düzce’de günlük yerel gazete çıkaranlar bellidir. Düzce’de resmi olarak iki tane yerel tv kanalı vardır.

Düzce’de kimlerin gazeteci olup olmadığını bizler biliyoruz. Kimlerin resmi ve yasalara uygun harcama yaptıklarını biliyoruz. Ya diğerleri…

Sevgili Düzceliler…

Her önünüze gelene reklam vermeyiniz. Masa başında gazeteciyim diyenler ile gerçek gazetecileri artık ayırınız.

Yukarıda belirttiğim gibi onlarca masraf eden ve günlük gazete çıkaran yerel gazeteleri destekleyin.

Hiçbir masraf etmeden gazeteciyim ya da basın mensubuyum diyen kişilere ilan ve reklam vermeyin.

Düzce Belediyesi geçtiğimiz bayram ayında gazetelere destek amaçlı ufak meblağlı hediye çeki dağıttı.

Gazeteciyim diye geçinen bir kişi fecbooktan yaygara yaparak bana yardım çeki  vermediler diye yaygara yaptı.

Yine ben gazeteciyim diye geçinenler katlı otoparka kendi araçlarını bedava çektikleri yetmiyormuş gibi eşinin, çocuklarının araçlarını da bedavaya sokmaya çalıştılar.

Bu yüzden katlı otopark gazetecilere de paralı oldu.

Yani gazeteciliği bedavacılık zannedenler, başka mesleklerden emekli olup medyatik olmaya çalışanlar, gündemde kalmaya çalışanlar ve Düzce’de isim yapmaya çalışanlar yüzünden gerçek gazeteci ve basın mensupları mağdur oluyor.

Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi eline mikrofon ya da kamera alan herkes gazeteci değildir.

Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan bile çakma gazetecilerin çokluğundan bahsediyorsa söylenecek söz kalmamıştır.

Bu konuda Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın korsan yayıncılar hakkında bir çalışma başlatacağı öğrenildi.

Benim Düzcelilerden bir ricam olacak. Artık kimlerin gazeteci olup olmadığını bilmeniz gerekir. Bu konuda yazılarıma aralıklarla devam edeceğim.

Esenkalın…

 

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.